top of page

Balık Burcu


Akrep burcu





Güneş Balık'ta

"Gerçek sevgi benlik ve egodan sıyrılmıştır; kısıtlayıcı değil, özgürleştirici ve geliştiricidir." (Erich Fromm)


POZİTİF YANI: Balık'ın amacı yüksek farkındalıkla, ilham ve yaratıcılıkla, yaşamın tüm unsurlarına ve olaylara karşı yargısız bir hoşgörü ile donatılmış şefkat ve merhametle cevap vermeyi öğrenmek ve böylece kendini aşmaktır. Bu nedenle Balık burçları ruhsal çalışmalara, yani varoluşun algı ötesini deneyimlemeye yönelik güçlü bir isteğe sahiptir. Kendini aşmak egoyu aşmak demektir. Güneş Balıklar tüm kimliklerden ve tüm bağlardan özgürleşmelidirler ve bu özgürlüğe giden yolda ihtiyacı olan bütün kaynaklara sahiptirler. Kişisel olarak esnektirler. Yaşamın akışı içerisinde değişen her şeye uyum sağlayabilirler. Empati, derin bir içgörü, duygusal zekâ ve kimseyi yargılamayan bir anlayışı içeren şefkat duygusu ile doludurlar. Yaşamın doğal akışı içerisindeki varoluşunun tüm unsurlarına kendini adayabilme yeteneği ile donatılmışlardır. Yaradılışı sevmek, kendini akışa bırakmak, teslimiyet ve kaosu yapılandırabilme yeteneği pozitif özellikleridir.


Belli bir kalıba hapsetmedikleri zihinleri gibi kişilikleri de esnektir. Böyle olunca çevreden zaman zaman benliksiz gibi algılansalar da sahip oldukları yeteneklerini ve yaratıcılıklarını kullanabilecekleri alanlarda çok başarılı olabilirler. Çünkü oldukça yüksek bir yaratıcı zekâya ve gözlem yeteneğine sahiptirler. Yargılamadan dinlemeyi ve düşünmeyi bilirler. Kendilerini öne sürüp maddi ve egosal tatmin elde etme amacıyla yaratıcılıklarını sınırlamazlar. Sevdikleri işlerde rahat çalışır ve son derece üretken olabilirler. Rekabetten, gerilimden, rutin işlerden, otoriter ilişkilerden, bir şeye hırs ve tutkuyla bağlanmaktan hoşlanmazlar. Başarıları hırslarından değil, yaratıcı yeteneklerinin doğal akışından gelir. Yetenekleri olmayan alanlara girmekte zorlanırlar çünkü disiplin, sıkı çalışma, sorumluluk onlara ağır gelir.


Yaratıcılık ve ilham sınırlı ve öngörülmüş bir alanda yeşermez. Bu nedenle Balıkların en temel işi fizik bedenin ve zihnin sınırlarının ötesine geçmektir. Çalışmaları ve başarılı olmaları için istedikleri ilhamı yakalamaları gerekir. İlham en büyük motivasyonlarıdır. Bu yargısız gözlem yeteneğine dayanan, geniş vizyona sahip, kendini sınırlamayan yaratıcı akılları ile çok iyi bir spiritüel danışman ve ruhsal lider olabilirler. Ruhsal çalışmalara çok yatkındırlar. Yaratıcılıkları onları sanat alanına, özellikle müzik ve görsel sanatlara da taşıyabilir. Din ya da bilim adamı olabilirler. Okumayı, öğrenmeyi, iç dünyalarında dolaşmayı, hayal kurmayı ve doğayı severler.


NEGATİF YANI: Balık ne zaman ki insanlara verdiği değerin, onlara gösterdiği anlayış ve şefkatin, merhametinden kaynaklanan yardımseverliğinin karşılığını “kendi değerinin bilinmesi ve onaylanması” olarak beklemeye başlarsa koşulsuz sevgiden uzaklaşır. Ya bütünüyle kurban psikolojisine girer ya da haritasında Balık burcundan aldığı potansiyeli ortaya serebileceği yeterli enerjiler var ise çok güçlü bir ego geliştirebilir. Bu güçlü ego yine de kurban psikolojisinin zaman zaman ortaya çıkmasını engelleyemez. Kendine acımaya başlar ve anlaşılmadığına insanlar tarafından kandırıldığına inanır. Pasif, kırılgan, kararsız, ne istediğini bilmeyen bir insana dönüşür. İşte Balık'a yakıştırılan benliksizlik bu noktada başlar. Şimdi gerçekten de hayatın zorlukları karşısında kendini koruyamayan, sınır koymakta zorlanan, dağınık, güçsüz ve zayıf bir kişiliğe bürünür. Ardından kendini aldatmalar, pembe hayaller ve hayal kırıklıkları gelir ve kişi içki gibi bağımlılıklara ve kendini uyuşturmaya yönelir.


Kendine ve yaşama sınır çizmekte, zaman zaman toparlanıp sınırları belirlese bile belirlediği sınırlara uymakta güçlük çeker. Daha da kötüsü Balık burcu insanı yaratıcı aklını ve insanlar üzerindeki spiritüel etkisini anlamaya başladığında bu etkisini ve yaratıcı yeteneklerini kolaylıkla güce çevirebilir. Bu güçle kendine yaşamda bir yer edinmeye ve çevreden övgüler almaya başladığında, sahip olduğu bütün yeteneklerinin Tanrı ya da evren tarafından yalnızca kendine bahşedildiği ve çok özel olduğu duygusuna kapılarak spiritüel ego geliştirir ve Tanrı kompleksine kapılıp ruhsal bir despota dönüşür.


Güneş Balıklar yüksek kapasitelerine ve çevrelerinde oluşturdukları etkiden gelen övgüye aldanıp hiçbir şeyi öğrenmeye ihtiyaçları olmadığı konusunda kendilerini kandırmaya yatkındırlar ve böyle olunca da derinlikten yoksun, her şeyi bildiğini sanan, kendini beğenmiş, eleştiriye öfkeyle cevap veren, çevresindekilerin ihtiyaçlarının ne olacağını bile belirleme hakkını kendinde gören bir kişi ortaya çıkar. Balık'ın negatif özellikleri zalim-kurban karşıtlığında açığa çıkar. Eksenin hangi ucunu seçeceği kendini güçlü ya da güçsüz hissetmesine bağlıdır.


KENDİNİ GERÇEKLEŞTİRME YOLU: Dünyevi yaşam rekabetten kaçan, güçlü benlik duygusuna sahip olmayan, naif ve kırılgan insanlar için çok zordur. Gününümüz koşullarında başarı bol kimlik sahibi olmayı gerektirir. Profesyonel bir meslek, yöneticilik, prezantabl görüntü, geniş sosyal çevre, zenginlik gibi kimliğimize yansıyan özellikler bizim aynı zamanda sosyal değerimizi oluşturur. Bu durum en çok Balık'ın kafasını karıştırır. Çünkü bu dünyada kimliksizlik kadar acı veren başka bir şey yoktur. Balık'ın kaosunun altında yatan baş edilmesi güç durum da budur. Balık'ın o müthiş aklını, derinlerde yatan şefkat ve merhamet duygusunu, varoluşa yönelik duyarlılığını ve içsel acılarını çok yakınlarına geldiğimizde belli belirsiz fark edebiliriz.


Bu dünyada her şeyden vazgeçmek olanaklıdır. Paradan, statüden ve övgü ve yergiden bağımsızlaşabiliriz. Ancak en zoru kimliklerimizden vazgeçmek ve kendimizi yaşam içinde tanımsız bırakmaktır. Böyle olunca da Balıklar kendilerine kimlik ararlar ve genel olarak da ya yükselen burçlarını ya başucu burçlarını ya da doğum haritalarında çok güçlü vurguya sahip bir diğer burcu ego/süperego olarak deneyimlemeğe çalışırlar. Çünkü her eylemin, her durumun ve her olgunun öznesi olmak isteriz. Eğer özne değilsek nesne olmaya da razıyızdır. Bu durum doğal olarak kendimizi bir şeye ve bir duruma ait hissetmekle sonlanır ve kendimizi güvende ve korunaklı hissederiz. Bu nedenle Balık burcu insanı bir aileye, bir arkadaş grubuna, bir iş yerine ya da bir ülkeye ait olmanın özne yada nesne olmanın ötesinde, ait olduğumuz grupla birlikte akışta olmayı gerektirdiğini anlamalıdır. Balık burcunun derin spiritüelliği ve ruhsallığı da burada yatar.


Balık burcu insanı içinde bulunduğu grubun üyelerinin aktif yada pasif rekabetçi tavırlarına, şişmiş egolarına, otoriter yapılarına rağmen sadelik, derin bir hoşgörü, anlayış, şefkat ve merhamet duygusu ile kendini ortaya koymayı bilmelidir. İşte o zaman gerçek bir ruhsal örnek olabilir. Balık'ın kurtuluşu ruhsal dönüşümünü gerçekleştirmektir. Zaten sahip olduğu her şey ona kendi dâhil yaşamın tüm unsurlarına karşı derin bir içgörü geliştirmesi, maddi ve duyusal tüm değerleri şefkat ve merhametle bırakabilmesi, gerçek mutluluğu maddi dünyada değil ruh güzelliğinde araması için verilmiştir. Bunun için ihtiyacı olan her şeye, sınırsız ve geniş bir vizyona, yaratıcı zekâya ve yüksek empatiye sahiptir. Duygudaşlık, teslimiyet, koşulsuz sevgi ve yaşama merhametle cevap verebilme yetenekleri en büyük destekleridir.


Yapması gereken kendini yaşama ve akışa teslim etmek, maddi değerleri ve duyusal zevkleri yaşamına gerçek ihtiyacı oranında dâhil etmek, sadeleşmek, kaosa düştüğü dönemlerde inziva ve meditasyondan yardım almaktır. Balık, fizik bedenin sınırlarından, maddi yaşamın bağlarından özgürleşmeyi ancak bu yolla sağlayabilir. Rekabetten, günlük yaşamın hırslarından kendini uzak tutmaya çalışmalıdır, ancak dünyanın gerçeklerini yok saymak tehlikesine de düşmemelidir. Sadece bu gerçeklerden ayakları yerden kesilmeden özgürleşmeyi öğrenmelidir. Eğer Balık bu davranışları geliştirebilirse çok canlı ve uyarıcı bir hayatı olur ve bu hayat onun gelişimsel hedefini destekler.

 

Ay Balık'ta

Balık sınırsızlığın burcudur; bilinçaltının derinliklerinde, kendisinin ve başkalarının duyguları içerisinde kaybolmaya eğilimlidir. Balık burcu insanları bu dünyanın katı, materyalist ve realist anlayışı karşısında kendilerini koruma ihtiyacındadırlar. Zaten zayıf olan benlik algıları onların dünyanın realitesini anlamalarını iyice zorlaştırır. Kendilerine evren tarafından verilen teslimiyet, şefkat ve merhamet yeteneklerini görmezden gelirler.


Güneş Balık'ta ise kişi kendini ya yükseleni ya da haritasının çok güçlü bir vurgusu üzerinden gerçekleştirmeye çalışır. Ancak Ay Balık'ta ise işler biraz daha derinleşir. En temel işi kaosu yapılandırmak olan Balık burcu, Ay’ın sorduğu en temel soru olan “İçimdeki çocukla temasım nasıl ve bu çocuğu nasıl besleyip büyütebilir ve olgunlaştırabilirim?” sorusuna "Bilinçaltının tüm çıplaklığından, duyguların derinliğinden, aşkın bir sevgiyi öğrenme ve yaşama deneyimine doğru ilerlemekten korkmadan duygularınla tanışmak ve duygusal kaosunu yapılandırmak zorundasın" diye cevap verir. Ancak tatmin edilmesi gereken duygusal ihtiyaç sıradan bir sevme sevilme ihtiyacından çok evrene tam güveni oluşturacak ve evrenle bir akmaktan korkmayı engelleyecek aşkın bir varoluş sevgisidir. Yani kaosun yapılanmasından sonra ortaya çok güçlü bir evrensel oluş çıkmalıdır. Çünkü Balık burcundan söz ediyoruz.


Bu ihtiyacı görmezden gelen her Ay Balık kişisi derin duygularını beslediğinde, şefkat ve merhamet dolu yumuşak kalbinin sesini dinlediğinde, akışa ve varoluşa güven duygusuyla teslim olduğunda bu dünyada kendini koruyamayacağı korkusu ile kaosa düşer. Evren tarafından kendine armağan edilen aşkın yeteneklerinin üstünü kapatır ve yok sayar. Bilinçaltı ve kolektif bilinç ile bağını koparıp duygusal istek ve ihtiyaçlarından uzaklaşır. Şimdi onu bekleyen belli belirsiz bir huzursuzluk ve nereden geldiğini bilmediği bir merhamet duygusudur. Hâlâ çevresindeki kişilerin ruh hâlini sezme yeteneği vardır. Ancak bu hâllere verebileceği en etkili cevabın çevresindekilerin acıları ve neşeleri ile akmak olduğunu hissetse bile haritasının diğer unsurlarının (Güneş burcunun, Merkür, Venüs ve Mars'ının) peşinden gider.


Balık'taki Ay spritüal açıdan çok değerli bir yerleşimdir ve son noktası kendine, çevresine ve evrene yorumsuz, yargısız ve içten gelen bir şefkat ve merhamet duygusu ile cevap vermek, yaşama ve Tanrı'ya kalpten inanmaktır. Ay Balık kişisi özünde nereden geldiğini bilmediği bir özlemle yanıp tutuşur. Meditasyona, spiritüel çalışmalara, doğaüstü deneyimlere çok yatkındır. Antenleri her zaman açık ve çevreye karşı çok duyarlıdır. Empatik bir öğrenme yolu vardır; insanlar neyi nasıl öğrendiğini anlayamaz, ama o bilir. Tabii ki bu bildikleri ile ne yapacağını da bilmelidir.


Hayalperesttir. Bağımlı bir kişilik geliştirmeye ve tatsız duygulardan kaçmak için kendini uyuşturmaya eğilimlidir. Bu eğilimlerin nasıl ortaya çıkacağı veya kontrol altına alınıp alınamayacağı haritanın diğer unsurlarına bağlıdır. Huzur için zaman zaman inzivaya ve kendisi ile baş başa kalmaya ihtiyacı vardır.


En temel korkusu kimliksiz kalmak, en temel sorunu da kaosunu yapılandırmaktır. Kendini duygusal olarak tam ve bütün hissedebilmesi için yaşama ve kendine güvenmeli, en değerli hazinemizin egolarımız değil kalbimizdeki varoluş sevgisi olduğunu, bu sevgiyi ortaya sermenin, yaşama şefkat ve merhametle cevap vermenin korkulacak değerler olmadığını, tam tersine koşulsuz sevgiye ulaşmak için beslenmesi ve büyütülmesi gereken evrensel temalar olduğunu anlamalıdır.

 

Yükselen Balık

Yükselen Balık kolay anlaşılamayan, hassas, kırılgan, duygusal, duyarlı, merhametli, etkiye açık, insanları incitmekten kaçınan, anlayışlı, iyimser, vizyon sahibi, öğrenmekten zevk alan, romantik, kabullenici, yaratıcı, değişken ve rekabetten hoşlanmayan bir kişisel stili ifade eder. Bu kişisel stilin gerçekleştirilmesi ve ortaya serilmesi oldukça güçtür. Vizyon ve yaratıcılık her şeyden önce rekabeti içermeyen geniş ve sınırsız bir alan ister. Rekabetten ve kendini öne

sürmekten çekinen yükselen Balık kişisi yaratıcılığını ve yaşam vizyonunu göz önüne çıkarmakta zorlanır. Bu bakımdan Balık kendimizi nasıl ortaya serdiğimizi anlatan yükselen burçlar içerisinde en zor olanıdır. Çünkü yükselen Balık kişisi, hem her şeyden etkilenen duyarlı ve merhametli bir insan olmak için çaba sarf etmeli, hem de kendini ve yeteneklerini ortaya sermeyi ve çevreye dayatmayı becermelidir.


Balık her durumda kaosla ilgilidir ve yükseleni Balık olanlarda bu kaos kişiliklerinin ifadesinde belirgin bir şekilde ortaya çıkar. Özellikle insanın dinamiklerini, yaşamın barındırdığı neden sonuç ilişkilerini anlamayı içeren bu kaosun nasıl yapılandırıldığı ise tamamen diğer gezegenlerin, Güneş ve Ay’ın pozisyonlarına ve gücüne bağlıdır. Kendini etkili bir vizyon ve yaratıcı bir tarzla görünür kılamayan yükselen Balık kişisi ömür boyu mutsuz olur ve kendini saygıya layık göremez.


Yükselen Balık'ın istediği yaratıcılık ve vizyonu yakalayabilme potansiyelini gerçekleştirebilmesi ve bu değerleri kişisel stiline ekleyebilmesi için Neptün ve Jüpiter tarafından olumlu desteklenmesi gerekir. Aksi takdirde vizyon peşinde koşan yükselen Balık dar bir görüş açısına saplanıp kalır ve kişisel kaosu daha da büyür. Jüpiter, yükselen Balık'ın dağınıklığını belli bir öğrenme ve deneyim alanına yönlendirip gözle görünür sonuçlar elde etmesini, Neptün yaratıcı alanlara yönlenmesini, Satürn ise kendi yolunda ilerlerken

özdisiplin geliştirmeye ve sorumluluk üstlenmeye gönüllü olmasını sağlar. Merkür’ün olumlu yerleşimi kişinin nesnel bakış açısını güçlendirerek, Venüs'ün olumlu yerleşimi ise özdeğerini destekleyerek yaşama tutunmasını sağlayabilir. Tüm yükselenlerin kendilerini nasıl dayattıkları önemli ölçüde Mars'la ilgilidir ama bu ilgi Balık için diğer yükselenlerden daha hayati bir

önem taşır. Mars'ın aldığı iyi pozisyon yükselen Balık'ın kendine dayatılanlara karşı direnebilmesinin ve kendini koruyabilmesinin önemli bir anahtarı olabilir. Aksi takdirde naif ve kırılgan yapısı içsel acılarının kaynağına dönüşür.


Yükselen Balık yaşamla baş edebilmek için kendini aldatmaya, her şeyin iyi yönlerine odaklanmaya, merhamet duygusundan dolayı kendi ihtiyaçlarından vazgeçmeye ve adanmışlığa eğilimli bir kişisel stili ifade eder. Bu da doğal olarak ya maddi zararlarla karşılaşmasına ya da güçlü hayal kırıklıklarına uğramasına neden olur. Bu anlamda Merkür, Güneş ve Ay yerleşimleri önemlidir. Bu gezegenler olaylara ne kadar gerçekçi, ne kadar hayalperest baktığını belirler.


Kendi yaşam vizyonunu oluşturmaya çalışan dağınık yükselen Balık kişisi doğal olarak karar almakta zorlanır. Bu anlamda onunla yaşamak zor gibi görünse de kabulleniciliği, merhameti ve hoşgörüsü ile vazgeçilmez bir kişidir. Yumuşak, çekici ve uyumlu görüntüsünün altında kendi kaosunu, hayal kırıklıklarını ve incinmiş kalbini saklarlar. Belli etmemeye çalışsa bile herkesten daha fazla anlaşılmaya, hoşgörüye ve kabullenilmeye ihtiyacı vardır.


Tüm yükselenlerde olduğu gibi Balık'ın da karşısındaki burçtan öğrenmesi ve kişiliğine eklemesi gereken hayati değerler vardır. Başak burcunun anahtar kelimelerine odaklanarak çalışkanlığı, bilgiyi ve yaratıcılığı somutlamayı ve dağınıklığını yapılandırmak için süreçleri kontrol altında tutmayı öğrenebilir. Böylece gözle görülür, net bir yaratıcı kişisel stil geliştirebilir. Ancak bu durumda Balık'ın kişisel özellikleri işe yarar hâle gelir ve yükselen Balık

kişisi hayatımızda edindiği ruhsal stille saygı duyulan bir rol edinebilir.

0 views0 comments

Recent Posts

See All
bottom of page